beMAN Magazine Taner Rumeli Ekim 2025

Çok iyi rollerin üstesinden gelmiş bir isim var karşımızda. Oyuncu enerjisi denilen şeyi çok uzaktan bile hissediyorsunuz. Tiyatro mezunu ve kendini bu sektöre adamış biri Taner Rumeli. Gerçek anlamda yer aldığı her projenin, her karakterin hakkını vermiş, başarıyla üstesinden gelmiş. Tv ekranlarında çok sık rastladığımız ama sinemada da boy göstermeyi ihmal etmeyen bir oyuncu. Şimdilerde de Eşref Rüya dizisinde Dinçer karakterine hayat veriyor. Dünden bugüne geldiği noktayı, basamakları çıkarken neler yaşadığını, şimdiyi ve bundan sonraki tüm hedeflerini, isteklerini, düşüncelerini masaya yatırdık. Birlikte yaptığımız kapak çekimindeki karelerde farklı bir Taner ile karşılaşacaksınız. 2025 beMAN Ekim sayımızla karşınızdayız.

RÖPORTAJ TUĞÇE ORÇUNUS

FOTOĞRAF ÜNAL TURHAN

STYLING FIRAT GENÇDOĞAN

SAÇ & MAKYAJ SEVİNÇ GENÇDOĞAN

VİDEO ÜNAL AVCI

FOTOĞRAF ASİSTANI YUŞA YEŞİLYURT

STYLING ASİSTANI ZEHRA ÇAKMAK

PR ÇAĞLA SARAÇ

DİJİTAL İÇERİK DİREKTÖRÜ TUĞÇE ORÇUNUS

KURUMSAL İLETİŞİM MUKADDES KAYA

DİJİTAL İÇERİK EDİTÖRÜ YAĞMUR ÖZER

Bu zamana kadar yaptığınız işlere şöyle bir bakalım dediğimizde durmadan çalıştığınızı, her daim bir projenin içerisinde yer aldığınızı görüyoruz. Bu denli yoğun çalışmak size çok iyi geliyor sanırım.

Evet, çalışmayı çok severim. Benim için tatil en fazla 15 gün. 16.gün kendimi işsiz gibi hissederim.

İlk çıkış noktanız hangi projeyle oldu sizce?

Aslında birkaç çıkış noktam oldu yıllar içerisinde. İlki tabii ki Bizim Evin Halleri. Adeta bir anda ünlü olmuştum. Daha sonra şanssızlıklar sebebiyle tekrar çıkışlar yapmam gerekti. İnadına Aşk, Afili Aşk ve Baba tekrar tekrar çıkış yaptığım işler oldu.

Geçen sezon büyük çıkış yakalayan Eşref Rüya'da Dinçer karakteriyle bu sezonda da fırtınalar estiriyorsunuz. Nasıl gidiyor çekimler ve yeni sezon?

Teşekkürler, yoğun ama keyifli. İyi bir işin parçası olmak herkese iyi gelir zaten.

Dinçer ile ortak noktalarınız neler? Rol size ilk geldiğinde neler hissettmiştiniz?

Düğünümden iki gün sonra geldiği için öncelikle gerçekten nikahta keramet varmış diye düşünmüştüm ama tabii ki Dinçer‘in çok güçlü bir hikayesi var. Böyle güçlü bir işte, böyle güçlü bir karakteri oynamak tabii ki heyecan verici.

Ama inanın, Dinçer ile hiçbir ortak noktamız yok.

Bekliyor muydunuz dizinin bu denli iyi bir çıkış yakalayacağını?

Geçtiğimiz sezonda çok dikkat çekmiş bir iş zaten Eşref Rüya. İstikrarlı bir şekilde başarısını sürdürüyor ve yükseliyor bence. Bu sezon çorbada benim de tuzum varsa ne mutlu bana.

Peki çok uzun yıllardır sektördeki iyi bir oyuncu olarak, dünden bugüne ekranların, özellikle Türk dizilerinin zorlaşan yönleri neler sizce?

En belirgin ve sektörü derinden etkileyen değişim, dizilerin uzayan süreleri bence. 1 hafta içinde 120-130 dakikalık bir seyirlik çıkarmak insanüstü bir gayret gerektiriyor. İşlerin sürdürülebilirliğini zora sokuyor. Eskiden tutmadı denen iş, en az 13 bölüm devam ederdi. Şimdi 4-5 bölümde kalkan işler görüyoruz maalesef. Bu sebeple Türkiye’de televizyona dizi çekmek tepeden tırnağa herkes için risk ve stres seviyesi yüksek bir işe dönüşüyor. Bu koşullarda tüm dünyanın izlediği ve hayran olduğu işler çıkarmak da bu alanda çalışan her bir kişinin takdire şayan başarısı. Yani her bir dizinin altında büyük bir yaratıcılık ve işini çok seven insanların cansiparane emeği var.

Dijital tarafta çok yoğun bir içerik akışı var. Tv'de sizi görmeye bu kadar alışkınken dijitalde pek göremiyoruz. Bunun nedenleri nedir?

İnanın ben de merak ediyorum.

Sinema tarafında da aktifsiniz. Var mı yakın gelecekte güzel sürprizler?

Şu an somut bir sürpriz yok ama en büyük hedeflerimden biri, bağımsız bir filmle dünya film festivallerini gezmek. Yıllardır o işi arayıp çağırıyorum.

Unutkan olduğunuzu okudum birkaç yerde. Sahiden ciddi boyutta mı? Oyunculukta bu anlamda zorlandığınız oluyor mu hiç?

Aslında tam tersi diyebilirim. Hayattaki tüm konsantrasyon hakkımı işimden yana kullanıyorum galiba. Devamlılığımı neredeyse kendim tutarım, ezberimde tek kelime teklerse çok utanırım. Zaten unutkanlığımın asıl sebebi dağınıklık. Çok dağılınca toparlanırken illa ki bir şeyler unutuluyor. Bu arada burcum Koç,  yükselenim Başak. Astrolojiden anlayan arkadaşlarım işimde Başak, geri kalan her alanda Koç olduğumu söylüyorlar.

Neredeyse 20 yıldır sektördesiniz. Dünden bugüne olan kariyer yolculuğunuza dair neler söylemek istersiniz?

Tam olarak bugünlere düşe kalka geldim diyebilirim. Piyasadaki her çeşit işte ve her çeşit ekiple çalıştım. Bir tek uzun metraj bağımsız işim yok maalesef. Bir de Hollywood yapımında çalışmadım. Şimdi onları bekliyorum. Ve tabii tiyatro. Doğru zaman geldiğinde kendimi tiyatroya tekrar adayabileceğim günleri de iple çekiyorum.

Hem yakışıklı hem de yıllardır değişmeyen bir yapıya sahipsiniz. Nasıl koruyorsunuz bunu?

Hem vücudumu hem aklımı sağlıklı tutmaya çalışıyorum. İnsan kendini çok boş bırakmamalı bence. Öz denetim, öz disiplin hayattaki birçok başarının anahtarı.

Çok yeni evlendiniz, öncelikle tebrikler. 13 yıllık ilişki sonrasında bu karar bir şeyleri değiştirdi mi hayatınızda? Kısacası nasıl gidiyor bu yeni ve taze başlangıç?

Şimdilik hiçbir şey değişmedi. İyi ki yapmışız diyoruz. Eski bir ilişkide yeni ve taze bir başlangıç eşime de bana da iyi geldi.

Yıllar içerisinde dış görünümünüz değişmediği gibi tarzınız da aynı. Oturmuş bir stiliniz var. Siz nasıl tanımlıyorsunuz? Mesela alışveriş sırasında fikir danışır mısınız yoksa kendinize yetenlerden misiniz?

Ben tek başıma alışveriş yaparım genelde. Çok kararlıyımdır çoğu zaman. Önce kafamda ne aradığıma karar verip, nokta atışı yaparım. Bir de herkeste olanı giymeyi pek sevmem, iddialı olmayı da severim aslında. Bu sebeple belli butik mağazalarım vardır benim, arada onlara uğrarım.

Takım elbisenin hayatınızda önemli bir yeri var gibi, öyle mi gerçekten?

Var evet, ortaokuldan beri en sevdiğim kombin olabilir. Ne zaman takım giysem övgü alırım zaten. Belki de bu yüzden seviyorumdur. Sanırım proporsiyonuma da çok uygun.

Yolun bundan sonraki kısmı için hayalleriniz var mı? Yoksa yol nereye götürürse mi?

 Az önce bahsettiğim hayallerim var. Kariyerimi mutlaka uluslararası bir mecraya taşımak istiyorum. Tabii ki planlamalar yapıyorum, mesela 1 yıldır İtalyanca çalışıyorum, peşine İspanyolca eklemek istiyorum. Ama ne kadar plan yapsan da bizim işimiz biraz da şans ister. Mesele şans geldiğinde hazır olmak.

Uzun yıllardır bu sektörde olan, her geçen yıl kendisini geliştirmek için uğraşan Taner Rumeli olarak; oyunculuk kariyerinizde mutlaka oynamak istediğiniz sıra dışı, tüm oynadıklarınıza ters köşe olacak bir rol hayaliniz var mı?

Komedi oynamak istiyorum aslında. O kadar uzun zamandır komedi oynamadım ki. İnsanlar beni komedide gördüğünde ters köşe olabilir. Bunun dışında mesela daha önce Haluk Bilginer‘in yaptığı gibi, bir kadını oynamak isterim. Bir erkek oyuncuyu en çok zorlayacak rol bu olsa gerek.