beMAN Magazine Görkem Sevindik Haziran 2025

Görkem Sevindik; ismini duyduğumuzda gözümüzde başarılı projelerini anımsadığımız iyi bir oyuncu. Hakikaten yer aldığı her karakterin üstesinden gelip, her geçen gün yepyeni başarılara koşuyor. Öğrenmekten ve üretmekten yılmıyor. Karşısına çıkan iki projenin ise gücüne çok inanıyor. Aynı zamanda şanslı biri olduğu için bu denli çalışmasının karşılığını da aldığına inanan Görkem Sevindik, şimdilerde yakında vizyona girecek yeni projesinin heyecanını yaşıyor. Biz de ona ortak olup, bundan sonraki hedeflerine dair güzel bir sohbet gerçekleştirdik.
RÖPORTAJ TUĞÇE ORÇUNUS
FOTOĞRAF ENES KAHRAMAN
STYLING MURATHAN
SAÇ VE MAKYAJ SABİT AKKAYA
FOTOĞRAF ASİSTANI TUFAN ÇEKİÇURS
MENAJERLİK TALENTO
PR BG AGENCY
DİJİTAL İÇERİK DİREKTÖRÜ TUĞÇE ORÇUNUS
KURUMSAL İLETİŞİM MUKADDES KAYA
DİJİTAL İÇERİK EDİTÖRÜ YAĞMUR ÖZER
İsmini arattığımızda içinde yer aldığın ve saymakla bitmeyecek güzel projeler çıkıyor. Yaşın için müthiş bir başarı listesi bu, tebrikler. Gidelim mi oyunculuğunun ilk zamanlarına? Nasıldı her şey? Korkuların, önündeki upuzun yol, tüm öğrenme süreci...
Öncelikle teşekkür ediyorum güzel söyleminiz için. Çok uzun ve meşakkatli bir yolculuktu benim için. Başından şu ana kadar gerçekten disiplin, çalışma ve inanç dolu yıllar geçirdim ve geçiriyorum. Adana'dan oyunculuk yapma arzusuyla geldim İstanbul'a, MSM'de oyunculuk eğitimi almaya başladım. İlk geldiğim zamanlar biraz deli dolu, dağınık biriydim. Önce kendime söz verdim: Çalışacaksın, disiplinli olacaksın ve pes etmeyeceksin dedim. O kadar yürekten vermişim ki bu sözü kendime, hep sadık kalabildim sözüme. Hiç korkum yoktu, kesin biliyordum oyuncu olup, bu işi layıkıyla yerine getireceğimi. Hayatta bir şey yapmak istediğinde o istediğin şeyin bir matematiği, ona giden bir yolu vardır. Eğitim, çalışma, sadık kalma vs... zaten gerekli olan aşamaları yaparsan, o kapının sana açılmama ihtimali yok. Tabii ki şans büyük etken ama ben çok şanslı bir insan olduğumu biliyordum zaten. Hayat sana bunu birkaç şeyle gösterir ve sen de artık inanırsın şanslı olduğuna. Benimkisi o hesap. Açılmayacak dediğim kapılar bir anda açılınca, "Tamam, şansı da arkamıza aldık ve durmak yok" diyorsun. Benim avantajım sanırım farkındalığım, o hep açıktı. Fark edebiliyordum fark etmem gereken şeyleri, olumlu-olumsuz. Ona göre çıkarımlarım olur ve hayatıma yön vermeye başlar artık bu durumlar. En önemlisi ise benim bakış açımda, Allah istemezse hiçbir şey olmaz. Ama o isterse ve sen sebat edersen olmayacak hiçbir şey yoktur. Hep yanımdaydı diye düşünüyorum. Birbirinden güzel, anlamlı projelerde yer aldım. Bir proje diğerini getirdi hep. Amacım da oydu zaten. Bana verileni gerçekten en iyi şekilde yapıp, yeni bir işe kapı açmaktı. Çok şükür ki öyle oldu bu zamana kadar. Umarım böyle de devam eder. Çok uzun yıllar yapmak istiyorum işimi.
Çıkış noktan olan Kurtlar Vadisi Pusu'daki Pusat karakterinin oyunculuğuna katkısı çok büyük olmalı. Nasıl kesişmişti yollarınız?
'Kurtlar Vadisi' benim çıkış projemdi evet ve bir oyuncu olarak sanırım ondan daha iyi bir işte başlayamazdım. Sektöre yeni giriyorsunuz ve ilk işiniz, Türkiye'de tek gösterilen bir dizinin en önemli karakterinin oğlu olarak dahil olmak. Bu durumda benden daha şanslısı olabilir mi?
Ben tiyatro ağırlıklı bir eğitim aldığım için, kamera önü eğitimi de almak istiyordum ve Pana Film'in, Pana Academy diye açtığı bir okul olduğunu öğrendim. Başvurmak için gittiğimde olanlar oldu! Onlar zaten Pusat karakterini uzun süredir arıyorlarmış. Benim de o olduğumu düşünüp "Hayırlı olsun" dediler ve başlamış olduk. 'İyi ki' diyorum.
Ardından gelen Söz dizisi. Orada tam anlamıyla izleyici benimsedi bence seni. Böyle iddialı projelerde başladığın için kendini şanslı hissediyor musun?
'Söz'... Gerçekten sektörel anlamda bir üst seviyeye çıkmamı sağlayan bir iş oldu. Bendeki yeri çok ayrıdır. Artık oyunculuk anlamında bir şeyler denemek istiyordum, risk almak (komedi, dram, aksiyon). Allah sesimi duymuş olacak ki Söz geldi! Senaristimiz bana orada çok kıymetli bir alan tanıdı ve ben deneye deneye kendimi de, Keşanlı karakterini de keşfettim. İyi ki o işte yer aldım.
Ve arkasından gelen çok iyi yapımlar. Şimdilerde de Eşref Rüya'da Kadir karakterinle kasıp kavuruyorsun. Görkem ve Kadir arasında bir bağlantı kurmanı istesek, nasıl anlatırsın ikisinin kesişme noktasını?
Tekrar teşekkür ederim. 'Eşref Rüya' her oyuncunun içerisinde yer almak isteyeceği bir proje bence. Görkem ve Kadir arasındaki bağlantıyı 'sadakat' olarak tanımlayabilirim. Dizide ihanet eden adam olarak duruyor ama Yakup Baba'ya olan sadakati tartışılmaz bir konu. Görkem, sevdiği insanlara hep böyledir.
Dizilerin yanı sıra sinema ve dijital projelerde de aktifsin. Detaya geçmeden önce üçü arasında bir sıralama yapmanı istesek. Dizi, sinema dijital dünyayı avantajları bakımından sıralar mısın?
Ulusal diziler, bence biz oyuncuları var eden alan. Biz ulusal dizilerde yer almadığımız sürece tanınırlığımız olmaz ve sinema, dijital bize iş getirmez. Bu benim düşüncem. Sinema büyülü bir perde… Bana çok daha sahici gelen bir yer. Dijital ise daha insani yönünü gösterebildiğin bir platform gibi geliyor bana. Herhangi bir yasağın olmadığı, daha fazla kendimizi ortaya koyabildiğimiz bir alan diyebilirim.
Peki yer aldığın projelerin çoğunda yardımcı oyuncu olarak çok başarılısın. Çok mu çalışıyorsun gerçekten?
Yardımcı oyuncu, yani 2.adam da deniliyor ve bu durumdan çok memnunum! Daha çok çalışma gerektiriyor bence. Bir tane başrol oynadığım işim oldu, o da bazı talihsiz olaylardan dolayı yayından kaldırıldı. Ama evet, işimi en güzel şekilde yapabilmek için gerçekten çaba sarf ediyorum ve karşılığını da alıyorum diye düşünüyorum.
Yoğun geçen zamanlarında kendine dönüp bakma fırsatın oluyor mu? 'Ben ne yapıyorum, neyin içindeyim, mutlu muyum veya iyi hissediyor muyum' diye sorar mısın? Yoksa akışta mısındır genelde?
Hep sorarım bu soruyu kendime, çünkü önce benim mutluluğum, benim için önemli olan bu. Ancak o zaman yaptığım işte veya hayatımda keyif alıp başarı odaklı olabiliyorum. Tabii ki insanız, her an iyi olma ihtimalimiz çok düşük. İniş-çıkışlarımız, genel kaygılarımız olabiliyor. Önemli olan o süreci yönetebilmek. Her ne olursa olsun yaşamak çok güzel ve kıymetli gelir bana.
Yakında vizyona girecek ve oldukça ses getireceğine inandığımız Ayrılık da Sevdaya Dahil'den bahseselim biraz. Yönetmen Yavuz Turgul'un ilk dizi projesi. Nasıl bir rolde izleyeceğiz seni?
Yavuz Turgul… Onun adını duyunca elim ayağım titremişti. Sanırım sinema tarihinin en değerli isimlerinden biridir. Ve şahane bir hikayesi olan Ayrılık da Sevdaya Dahil dizisinde yer aldım. Güzel bir aile hikayesi…
Dijital dünyada yer almak biraz daha az saatler çalışmak konusunda oyuncuları daha mutlu ediyor mu sence de? Malum bizde set saatleri bir hayli uzun ve yorucu.
Beni mutlu eden tek şey, oyunculuk yapabilmek! Dijital veya ulusal, şahsım adına fark etmiyor. Çalışma saatlerine gelince, çok da takılmıyorum. Çünkü bu işin doğasında var. Bu işi yapmak istiyorsan, bu paketi kabul edip yapmalısın diye düşünüyorum.
Peki yaz geliyor, var mı güzel planların? Dinlenecek misin biraz?
E haliyle güzel bir tatil yapmak istiyorum, tabii ki oğlumla!
Giyim tarzını incelediğimizde renkli ama casual bir tarzın olduğunu görüyoruz. Nasıldır trendleri takip etme durumların? Alışverişini hep kendin mi yaparsın mesela?
Giyim tarzım çok değişken. Çok anladığım tabirler yok moda özelinde ama bazen salaş ve rahat, bazen de şık olmayı seviyorum.
2025 yılı bitmeden kendine koyduğun ve mutlaka hayata geçirmek istediğin bir hedefin var mı?
2025'e özgü bir hedefim yok. Genel anlamda 'oyunculuğu uzun süre yapabilmek' gibi bir hedefim var.
Son olarak yaşamını bir motto üzerine kurmanı istesek, bu hangi cümleden yana olurdu?
'Hayatta 2 gün bir şey yapamazsın: 1 dün, diğeri yarın. Ne yapıyorsan bugün yap' dersen olur.