beMAN Magazine Rahimcan Kapkap Temmuz/Ağustos 2025

Kendisini Kızılcık Şerbeti'ndeki Metehan rolüyle fazla sevdiğimiz Rahimcan Kapkap ile ufak bir yolculuğa çıkıyoruz. Paris sokaklarında tamamen olduğu gibi, abartıdan uzak bir şekilde karşımıza çıkan Rahimcan, gencecik yaşına rağmen oldukça kendinden emin bir duruşa sahip. Yer aldığı rollerin hakkını veren, üretme konusunda durmak bilmeyen, kendi düzenini kurmuş ve o dünyaya da herkesi sokmaktan pek keyif almayan bir isim. Tüm savaşının kendisinin en iyi versiyonunu bulmak üzerine olduğunu söylüyor. Şimdilerde de yepyeni bir dizinin heyecanında; Veliaht. Kısacası Selim rolüyle yine fırtınalar estirmeye hazır olan Rahimcan Kapkap, Temmuz sayımızın kapak konuğu!
RÖPORTAJ TUĞÇE ORÇUNUS
FOTOĞRAF KUBİLAY ÖZLER
MENAJERLİK EY İLETİŞİM
MENAJER ASİSTANI GAMZE TANYA AYDIN
PR BURCU BULUTCAN
DİJİTAL İÇERİK DİREKTÖRÜ TUĞÇE ORÇUNUS
KURUMSAL İLETİŞİM MUKADDES KAYA
DİJİTAL İÇERİK EDİTÖRÜ YAĞMUR ÖZER
Ne kadar değişik bir soyadın var Rahimcan? Sahi anlamı ne?
İsmimi de çok yadırgıyorlar aslında ama soyadım olan Kapkap, Osmanlı’da takunya tamiricilerine deniyormuş. Atalarım bu işi yapıyormuş sanırım.
Çok çok gençsin ve özellikle son dönemde oldukça ses getiren oyunculardan birisin. Bekliyor muydun böyle bir çıkış?
Elimden geleni yapmaya gayret ediyorum ve yettiğini de düşünmüyorum açıkçası, daha da çalışmak gerek. Daha büyük çıkışlar var devamlı kafamın içinde. En azından oyuncu olarak kendi tatmin noktama uzaktan veya yakından henüz yaklaşabildiğimi düşünmüyorum. Yol bu, bakalım nereye götürecek? Ben de keyifle seyir halindeyim.
Oyunculuk maceran nasıl başladı? Hep hedeflediğin bir yolculuk muydu yoksa biraz üniversite hayatında mı şekillendi?
Hep hayalini kurduğum bir maceraydı. Sonradan takıntı haline gelmeye başladı ama en şahanesinden bir takıntı. İlk aşkım oyunculuk benim, ilk hayalim, ilk azmim, kendimden ilk feragatım, ilk kaybedişim, zaferim, kısacası her şeyim.
Öncelikle oyunculuk kariyerinin bu kadar güçlü bir diziyle bu denli yükselişe geçeceğini hayal ediyor muydun? Gerçekten kadroda yer alan herkesi kocaman tebrik etmek gerekli.
Eğitim alırken de bekleme sürecinde de hep hazır olmayı hedefledim. Geç olsun sorun yok ama hazır olmalıyım, o gün geldiğinde diye doldurmaya çalıştım kendimi. İyi ki de acele etmeden dolu dolu hazır olmayı beklemişim ki bu denli güçlü ekiple üç yıl boyunca tatlı bir şekilde çalışabildik.
Yeni sezonda da görecek miyiz seni?
Ben Kızılcık Şerbeti’nden 3.sezon sonu müsademi aldım. Her şey olması gerektiği gibiydi, ne eksik ne fazla, herkesin eline, emeğine, kalbine sağlık. Eylül’de Veliaht dizisinde Selim karakterinde görüşmek üzere.
Yoğun bir tempodan çıktığını düşünüyorum. Bu sıcak yaz günlerinde dinlenmeyi mi tercih ediyorsun? Nasıl geçiyor hayatın şimdilerde?
Hem dinleniyorum hem geziyorum. Bol bol kahve/senaryo ikilisiyle baş başayım. Yaz tatilleri biraz kafama göre oluyor açıkçası. Ufak bi çanta yapıp, marşa basıp Adana’ya kebap yemeye de gidebilirim, İzmir’e arkadaşlarımla gün batımında denize girmeye de. Yazları spontane olmayı tercih ediyorum.
Son zamanlarda dijital projelerin çok hızlı içerik çıkardığını sen de takip ediyorsundur. Yeni sezonda seni dijital yapımlarda görebilecek miyiz? Var mı sürprizlerin?
Evet kesinlikle çok başarılı işler yapılıyor, hayranlıkla izliyorum. Okuduğumuz işler var, bakalım kısmet.
Paris seyahatiyle çekimimizi birleştirdik, çok da güzel oldu. Nasıl geçti bu ufak kaçamak? Seyahat etmek senin de ruhunu besliyor değil mi? Yepyeni lezzetler, alışılmadık sokaklar, bambaşka insanlar...
Büyüleyiciydi. Çok enteresan şeyler hissettim Paris’te. Hem tatil olarak bir hava değişikliği, hem de ders gibi bir seyahatti. Roland Garros için farklı bir başlık gerek zaten. Tek kelimeyle mükemmeldi. Levent Erden ve Caner Eler ile gezmek, onlardan Paris’i, Fransa kültürünü, tarihini dinlemek daha güzeldi. Çok güzel ve sizde yeri apayrı olan insanlar ile Paris’e gitmeniz şiddetle tavsiye edilir.
Oyunculuğun daha başındasın ama mutlaka büyük hedeflerin vardır? Biraz bahseder misin bize de?
Kendimin en iyi versiyonunu bulmak, son anıma kadar bu meseleyle savaşmak! Herhangi bir ödülle, övgüyle yetinmemek.
Çok yoğun olduğunda veya İstanbul'dan kaçmak istediğinde neler yapıyorsun? Nasıl motive oluyorsun yeniden?
Dediğim gibi biraz spontane gelişiyor aslında. Kaçacak vaktim olmadığında da oğlum Pambık’a sarılır, uyurum.
Bize günlük yaşantındaki stilini birkaç kelimeyle anlatır mısın?
Kritik, imzalısından salaş, çok rahat.
Instagramda ilgi gören bir isimsin. O dünyayı iş olarak da değerlendirdiğin oluyor mu? Yoksa tamamen özel yaşantından önizleme gibi mi?
Aslında tam bir anı defteri gibi.
Son olarak kendine örnek aldığın, çizgisini beğendiğin ve ona benzemek isterim dediğin bir isim var mı, merak ediyoruz.
Oyunculuğunu, tarzını beğendiğim örnek aldığım kişiler tabii ki var. Hayranlıkla da izliyorum ama mutfağıma kimseyi sokmam, ateş benim, tencere benim, menü de benim. Tavsiyelere, eleştirilere sonuna kadar açığım fakat süzgeç de elimde.
Ve son olarak ülkemizde çıkan orman yangınlarda yakınlarını, canlarını kaybedenlere başsağlığı diliyorum. Evini, ocağını, yuvasını kaybedenlere de sabır diliyorum. Umarım her şey düzelir. Daha çok ormanımız, daha çok sessiz dostlarımız olur.